Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Bilim İletişimi Ofisi tarafından düzenlenen Bilim Kafe etkinliklerinin konuğu Prof. Dr. Zekeriyya Kurşun oldu. Fatih Belediyesi ev sahipliğinde Fatih Merkez Kütüphanesi'nde gerçekleştirilen programa FSMVÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Saadetdin Herdem katıldı.

Prof. Dr. Kurşun, konuşmasında son iki yılda Gazze’de yaşanan gelişmeleri tarihsel, siyasi ve insani boyutlarıyla ele aldı.

Gazze: Tarihsel ve İnsani Bir Varoluş Mücadelesi

Konuşmasına dünyanın zorlu bir süreçten geçtiğini vurgulayarak başlayan Prof. Dr. Kurşun, Gazze meselesinin yalnızca bölgesel bir çatışma olmadığını, tarihleri, kimlikleri, kutsalları ve yaşam alanları elinden alınmış bir halkın varoluş mücadelesi olduğunu ifade etti.

Gazze’de yaşananların küresel ölçekte ciddi bir sorgulama süreci başlattığını belirten Kurşun, “Gazze hadisesi adeta bir turnusol kağıdı gibi. İnsan hakları, özgürlük ve insani değerler konusunda üstünlük iddiası taşıyan Batı’nın normlarının gerçekte insan hayatını garanti etmediği ortaya çıktı.” dedi. Farklı coğrafyalardan milyonlarca insanın Filistin’le kültürel veya siyasi yakınlığı bulunmamasına rağmen vicdani sorumlulukla ses yükselttiğini hatırlattı.

Dünya Kamuoyunda Güvenlik ve İnsanlık Sorgulaması

Prof. Dr. Kurşun, dünyanın pek çok noktasında yaşayan insanların Gazze örneği üzerinden kendi güvenliklerini ve insani konumlarını yeniden düşünmeye başladığını ifade ederek, “Okuduğumuz, duyduğumuz ve gördüğümüz her şeyi sorgulamak zorundayız.” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’nin Tarihî Bağı ve Jeopolitik Sorumluluğu

Türkiye’nin konuya ilişkin tarihi ve jeopolitik sorumluluğuna da dikkat çeken Kurşun, Filistin meselesinin önümüzdeki dönemde dünya gündemini daha fazla meşgul edeceğini vurguladı.

Gazze’nin, Filistin toprakları içinde “işgal edilemeyen son nokta” olarak ayrı bir önem taşıdığını belirten Kurşun, Türkiye’nin jeopolitik konumu gereği bu süreci yakından takip etmek ve sorumluluk bilinciyle hareket etmek durumunda olduğunu ifade etti.

Etkinlik, katılımcıların soruları ve karşılıklı değerlendirmeleriyle sona erdi.