''Eğitimde Yerli Model ve Teoriler Geliştirilmeli''

19 Mayıs 2017

Üniversitemiz, Marmara Üniversitesi ve Üniversite Öğretim Elemanları Dayanışma Derneği (ÜNDER) işbirliği ile düzenlenen “Uluslararası Katılımlı Yükseköğretimde Eğitim Araştırmaları ve Uygulamaları Kongresi” 19-20 Mayıs tarihlerinde Üsküdar Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirildi.

Kongre açılışında konuşan Yükseköğretim Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Şişman, eğitim alanında ciddi mesafeler elde edildiğini ve bu iyileşmenin kaliteyle taçlandırılması gerektiğini ifade etti.

Eğitim Fakültelerine Yeni Müfredat

Zamanında Anglosakson kültürün müfredatıyla şekillenmiş Türkiye’deki eğitim fakültelerinin artık ihtiyaçları karşılamadığını belirten Şişman, ihtiyaçlar ve talepler doğrultusunda sosyal ve kültürel yönü gelişmiş yeni bir müfredat için çalıştıklarını kaydetti. Şişman, “Eğitim, sosyal, kültürel, ekonomik, politik ve tarihi temelleri olan bir alandır. Öğretmen entelektüel bir insandır. Bizim geleneğimizde öğretmen, içinde yaşadığı toplumun tarihini, kültürünü bilen; dünyayı tanıyan, görüşlerine itibar edilen bir insandır. Maalesef günümüzde bu öğretmen imajı kayboluyor. Eskiden öğretmen konuştuğu zaman herkes susardı, şimdi öğretmene ‘sen bu işten anlamazsın’ deniyor. Öğretmen adaylarının entelektüel boyutunu da güçlendirmeliyiz.” diye konuştu.

Eğitim fakültelerinin niceliksel olarak büyük bir atılım gösterdiğini, kalite ve nitelik konusunda ise özeleştiriye ihtiyacı olduğunu söyleyen Şişman, Batı ve Anglosakson kültürlerin kavramları ve modelleriyle inşa edilen eğitim fakültelerinin kendine özgü bir anlayışla, yerli modeller ve teoriler geliştirebileceğine inandığını bu nedenle eğitim bilimcilerin elini taşın altına koyma zamanı geldiğini aktardı.

“Üniversitelerde Örtük Bilgi Açığı Var”

Kongre açılışında konuşun bir diğer isim Yükseköğretim Yürütme Kurulu eski üyesi Maltepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay, dil ile anlatmada yetersiz kalınan, yaparak meydana getirmek olarak tanımlanan örtük bilginin, yükseköğretimde yaygınlaşması gerektiğini belirtti. Organizasyonel bilginin %50-%90’ının örtük bilgi olduğunu, bu bilginin organizasyonun gelişmesi ve büyümesi için hayati önem taşıdığını ifade eden Günay, bir organizasyon olarak üniversitelerde örtük bilgi açığı olduğunun altını çizdi. Günay, “Halil İnalcık ile doktora yapmış bir akademisyenle herhangi bir tarihçiyle doktora yapmış bir akademisyenin aynı nitelikte çalışmalar ortaya koymasını bekleyebilir miyiz? İkisi arasında büyük bir fark var, İnalcık hocayla yüz yüze görüşmekten kazanılan dile gelmeyen bir şey var. Hoca ile öğrenci arasındaki entelektüel yakınlıktan edinilen büyük bir bilgi doğuyor. İşte bu, usta ile çırak, şeyh ile mürit, peygamber ile sahabe arasındaki kalpten kalbe geçen yolun kendisidir.” diye konuştu.  

“Öğretmenliğin Kutsal Bir Meslek Olduğu Unutulmamalı”

Rektörümüz Prof. Dr. Musa Duman öğretmenliğin kutsallığını merkeze aldığı konuşmasında günümüzde öğretmenliğin kutsal meslek algısından neredeyse çıkarıldığını ifade ederek, “Öğretmenlerin bir kısmı öğretici, bir kısmı öğrenen, bir kısmı da örnek olan değil tümü bunların tamamını temsil eden ve yaşatan olmalıdır. Hepimizin hayatında onlarca öğretmen yer aldı. Bunların içinden çok azını hatırlarız. Hatırladıklarımız geleceğimize yön veren, bizlere hem örnek olan hem kendini yenileyen öğretmenlerdir. Eğitim bilimleri ülkemizde çok gelişti, bu alanda değerli çalışmalar yapılıyor fakat bu süreçte öğretmenliğin ve öğreticiliğin kutsal bir meslek olduğu düşüncesi ve kaygısı kaybolur hale geldi. Öğretmenliği ve öğreticiliği hiçbir şeyle kıyaslamadan kutsallığını ön plana çıkarmalıyız.” diye konuştu.  

Eğitimde “3 Ö Modeli”

Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Şükrü Özdemir öğretmen ve öğretim üyelerinin prensip haline getirmeleri gerektiğini düşündüğü “3 Ö Modeli”nden bahsetti. Öğrenen öğretim üyesi, öğreten öğretim üyesi ve örnek olan öğretim üyesi olarak açıkladığı modelde, öğretmenlerin hayat boyu öğrenen, öğrendiklerini öğrencilerine aktaran ve her şeyiyle örnek olunan birer model olmalarını benimsemelerinin gerekliliğini vurguladı.

“Eğitim Kongreleri Yükseköğretime Katkı Sunuyor”

ÜNDER Başkanı Doç. Dr. Muhammet Kurulay ise YÖK’ün ve eğitim derneklerinin son yıllardaki çalışmalarının akademik düzeyi geliştirdiğini belirterek bu tarz kongre ve çalıştayları, farklı araştırmaları sunması ve dünyadaki yükseköğretimin başarılı örneklerini ele alması açısından önemli bulduğunu ifade etti.

Akademisyenler Nitelikli Eğitim için Araştırmalarını Sundu

Akademisyenlerin yükseköğretimde niteliği arttırmaya yönelik araştırmalarını ve dünyadaki iyi örnekleri paylaştığı kongrede, okul öncesi dönemden başlayarak eğitim müfredatına yönelik yenilikçi araştırmalar da sunuldu. Kongrenin ilk gününde eş zamanlı 4 oturum gerçekleştirildi. Oturumlarda farklı üniversitelerden akademisyenler; fen bilimleri ve sosyal bilimler alanında müfredatı geliştirici öneriler ile öğretmen, öğrenci ve öğretmen adaylarına dair çeşitli araştırmaların yanında Türkiye’deki Suriyeli çocukların eğitimine dair de konuştu.

“Uluslararası Katılımlı Yükseköğretimde Eğitim Araştırmaları ve Uygulamaları Kongresi”, 20 Mayıs’ta araştırma yöntemleri ve veri madenciliğine yönelik çalıştaylar ve 3 oturumun ardından sona erdi. 

Bize Sorun

Üniversitemiz hakkında merak ettiğiniz veya bilgi almak istediğiniz konuları “BİZE SORUN” aracılığı ile yazılı ortamda öğrenebilirsiniz. Yapmanız gereken sadece formu doldurup göndermek.

S.S.S

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 2010 yılında kuruldu. Fatih Sultan Mehmet Han Vakfı, Sinan Ağa bin Abdurrahman Vakfı, Nurbanu Valide Sultan Vakfı, Hatice Sultan Vakfı, Abdullahoğlu Hacı Abdülaziz Ağa Vakfı olmak üzere 5 kurucu vakfın gelirleri ile eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürüyor.

Üniversiteyle ilgili tüm soruların yanıtlarına 0212 521 81 00’dan ya da fsm@fsm.edu.tr adresine e-posta gönderilerek ulaşılabilir. Ayrıca sosyal medya hesaplarından da tüm sorular yanıtlanıyor.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’nde eğitim dili Türkçedir. İslâmi İlimler Fakültesi’nde eğitim dili Arapça, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, Mühendislik Fakültesi ve Psikoloji Bölümünde ise %30 İngilizcedir.

Eğitim ücretlerindeki artış Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve Üretici Fiyat Endeksi’ne (ÜFE) göre belirlenmektedir.

Öğrencilerin derslerin tamamına devam etmesi esastır. Teorik derslere %70, uygulamalı ve laboratuvar derslerine %80 devam etmek zorunludur.

Üniversitede çift anadal programı mevcuttur. Öğrenciler çift anadal programına, eğitim gördükleri anadal lisans programında en erken üçüncü yarıyılın başında, en geç ise beşinci yarıyılın başında; anadal ön lisans programında en erken ikinci yarıyılın başında, en geç ise üçüncü yarıyılın başında başvurabilir. Öğrencinin çift anadal programına başvuru yapabilmesi için anadal programında aldığı tüm dersleri başarıyla tamamlamış olması, başvurusu sırasındaki genel not ortalamasının 4.00 üzerinden en az 3.00 olması, anadal programının ilgili sınıfında başarı sıralaması itibarı ile en üst %20 içerisinde bulunması ve başvurulan programın varsa özel koşullarını (yabancı dil yeterliliği, başarı sıralaması koşulu gibi) sağlaması gerekmektedir. Çift anadal programına kabul edilen öğrencilerden ayrıca bir ücret alınmaz. Ancak anadal programından mezun olduktan 2 yıl sonra ÇAP programındaki öğrenimini tamamlayamayan öğrencilerden ÇAP programının kalan öğretim süresinin ücreti alınır.

Üniversitede güz ve bahar yarıyıllarına ilave olarak yaz okulu açılabilir. Yaz okulu süresi kayıt ve sınav dönemleri hariç 7 haftadır. Yaz okulunda açılacak derslere kayıt yaptırmak, öğrencinin isteğine bağlı olup zorunlu değildir. Yaz okulu ücretleri, alınacak olan dersin AKTS değeri ile birim AKTS ücretinin çarpımı ile belirlenmektedir.

Üniversitemizde öğrenciler, kurum içi yatay geçiş ile bölüm değiştirebilmektedir. Kurum içi yatay geçiş iki şekilde yapılmaktadır. 1. Merkezi Yerleştirme Puanı ile: Başarı koşullarına ve program eşdeğerliliğine bakılmaksızın, öğrencinin üniversitemize kayıt yaptırdığı yıl aldığı puanlara göre yapılan değerlendirmedir. Kayıt olduğu yıl alınan merkezi yerleştirme puanları, yatay geçiş yapmak istenilen programın o yıl oluşan taban puan türüne eşit ya da yüksek olmalıdır. Taban puanı yeterli olan her programa yatay geçiş için başvuru yapmak mümkündür. 2. Ağırlıklı Genel Not Ortalaması İle: Öğrenciler, kayıtlı oldukları bölümlerin eşdeğeri olan bölümlere kurum içi yatay geçiş için başvurabilirler. Kurum içi yatay geçiş için öğrencilerin, kayıtlı olduğu programda aldıkları tüm derslerden başarılı olmaları ve bitirmiş olduğu dönemlere ait genel not ortalamasının 4.00 üzerinden en az 2.00 olması şarttır. Ön lisans diploma programlarının ilk yarıyılı ile son yarıyılına, lisans diploma programlarının ilk iki yarıyılı ile son iki yarıyılına yatay geçiş yapılamaz. Kurum içi yatay geçiş yapan öğrenci mevcut bursundan yararlanamaz. Ancak kurum içi yatay geçiş yapan öğrencilerin, ilgili puan türündeki taban puanı, başvuru yaptığı programın Üniversiteye Giriş Bursu dilimlerinden herhangi birine yeterli gelmesi halinde, ilgili burs diliminden faydalanır.

Öğrencilerin, akademik ve idari personelin eğitim ve araştırma ihtiyacını karşılamak amacıyla üniversitede 6 kütüphane mevcuttur. Merkez kütüphane Türk Hava Yolları Kütüphanesi adıyla Topkapı Yerleşkesi’nde yer alıyor. Tüm yerleşkelerdeki tam donanımlı kütüphanelerde farklı dillerde toplam 90 bin kitap, 245 bin elektronik kitap, yüzlerce dergi, veri tabanı, günlük gazete ve film arşivi kullanıcılara sunuluyor. Kütüphanelerde ağırlıklı olarak Türkçe, İngilizce, Fransızca, Almanca, İtalyanca ve İspanyolca yayınlar mevcut. Kullanıcıların bilgi ihtiyaçlarını mümkün olan en kısa sürede ve en üst düzeyde karşılamak, eğitim-öğretim ve bilimsel araştırma-geliştirme faaliyetlerinin alt yapısını oluşturmak amacıyla kütüphanelere satın alma ve bağış yoluyla eserler kazandırılıyor. Üniversite bünyesinde koleksiyon eserler de bulunuyor. Kaynaklar açık raf sistemiyle kullanıma sunuluyor. Kaynakların ödünç verilmesi, kitap siparişi gibi hizmetler profesyonel bir kadro tarafından yönetiliyor. Kütüphaneler sınav dönemlerinde 7/24 hizmet veriyor.

Öğrenciler bilgisayar laboratuvarları ve kütüphanelerdeki bilgisayarlar aracılığıyla internetten yararlanıyor. Ayrıca tüm yerleşkelerdeki kablosuz ağ bağlantısıyla da her yerden internete erişim sağlanıyor. Öğrencilerin baskı ihtiyaçlarını karşılayacak fotokopi merkezleri de yerleşkelerde hizmet veriyor.

45 öğrenci kulübü var. Kültür, sanat, spor, bilim alanlarında faaliyet gösteren kulüplerde sempozyumlar, konferanslar düzenleniyor, sosyal sorumluluk projeleri geliştiriliyor, ilgi alanlarına yönelik kurslar açılıyor.

Üniversiteye bağlı öğrenci yurdu bulunmuyor. Üniversiteye şehir dışından gelen öğrencilere tanıtım günlerinde, üniversiteye yerleşen öğrencilere kayıt döneminde yurtlarla ilgili bilgilendirme yapılıyor ve öğrenciler kurumsal yapıya uygun yurtlara yönlendiriliyor.

Tüm yerleşkelerde yemekhane ve kantin mevcuttur. Yemekler temizlik ve hijyen kuralları gözetilerek gıda mühendisinin ve sağlık personelinin gözetiminde usta aşçılar tarafından pişiriliyor. Öğrenciler ücret karşılığında yemekhane ve kantinden yararlanabiliyor.

Üniversitemiz uluslararası denkliğe sahiptir. Tüm mezun öğrencilere aldıkları derslerin ve notlarının Avrupa Eğitim Sistemindeki karşılığını gösterir nitelikte Diploma Eki düzenlenmektedir.

Değişim programı süresi içinde öğrencinin üniversitedeki kaydı devam eder ve bu süre öğretim süresinden sayılır. Öğrencinin değişim programında aldığı derslerin intibakları, kayıtlı olduğu birimin yönetim kurulu kararı ile yapılır.

Uluslararası öğrencilerin kabulü, ilgili mevzuat hükümlerine göre yapılır. Hangi programlara yurt dışından öğrenci kabul edileceği, bunların kontenjanları, başvuru tarihleri ve ödeyecekleri ücretler Senato kararı ve Mütevelli Heyet onayı ile belirlenir. Detaylara iro.fsm.edu.tr/ adresinden ulaşılabilir.